karanligin son nefesi
Karanlik bitermi dedi çocuk?
Yorgun bir tarih; yorgun bir gelecek mi doğurur dedi o gece?
Çocuk tüm sorularında acemi; yanıtlayan suskun;
Ağlamışsın belli yüzünde; gözlerinde kalmış huysuz zamansız sözcükler;
Karanlık bitecek mi diye sordu çocuk;
Hani o gün olsaydı; hani o güne bulaşsaydı...
Şimdi anlamsız bir susmadayım; Anlamsızlaşan yaşama inat; anlıyorum o düşlerini.
Biliyormusun sevgili; senin yanağındakini soruyorlar bana
Çocuk senin düşünü görüyor her gece. Karanlık ve çıkmazlarda yaşam...
Yorgunca kollarım; bacaklarımda asırlık vebal; günahlarmı taşıyorum sol göğsümde, Alnıma düşen damlalar; esen soğuk rüzgar... Hepsi yorgun yüreğimde son buluyor; Bir senin sevgin; bir senin düşün; ve düşlerimde kalmaması için yarınlar...
Çocuk sorularında çocukça bekleme... Emekleyerek geliyor emek koynuna... Biliyormusun yosun yeşili bir iklimdeyim; her tarafım kir pas; saçlarım uzadı bu mevsim; sigara sarısı bıyıklarımda kaldı yarım nefesim...
Şimdi bir damlanın hesabını sorma vakti; karanlıklar bitecekse acele etsin; sabrımda eksik kalmış bir zaman; düşümde gözlerin; bana bakarken gülümseyen...
Dur şimdi ağlamaya vakit yok; ille yaşamsa derdimiz; ille kavgaysa bu dünya; en çok kendimize dövünelim; en çok kendi omuzlarımızdan asılalım yaşama.
Hem ne demiştim hatırlarsın; insanların güçsüzlüğünden güç alır insanlar... Hadi başını kaldır o göğünü özlediğimiz maviliğin içinde; diren dirilt içindeki yaşama inancını; kucakla asırlarca susan bebelerin sessiz çığlığını. Tutun ve sarıl memeye...
Yeniden doğduğum gün bu günse; yeniden yaşayalım hepsini yinede...
Zaman direnç; zaman avuçlarımızda kalan damlalar... Denizin kıyısında beklerken tutsaklığımızı; ve esaretimizde yaşamları sorgularken; sen sadece gülümse ve deki sevgilim direnerek var ettik yaşamı; Karanlıkları direnerek kavuşturduk vatana ama önce mabede...
Sözcüğümü unutmuşum; seni seviyorum ve
merhaba
...
mesut GUMUSLUOGLU
Comments 0
Delete comment
Delete comments and replies